8.01.2005 17:03:21

bir varmış bir yokmuş. evvel zaman içinde kalbur saman içinde üç küçük domuz yaşarmış. bir gün evlerinden ayrılıp kendi hayatlarını kurmaları gerekmiş. anneleri onlara bir güzel öğüt vermiş: "yavrularım, bu dünyada ne yaparsanız yapın, elinizden gelenin en iyisini yapmaya çalışın. dünyada geçinmenin yolu budur."
birinci domuz yeni evini samandan yapmış, çünkü en kolayı buymuş. ikinci domuz evini ağaç dallarından inşa etmiş, bu ev saman evden biraz daha sağlammış. üçüncü domuz ise evini tuğladan yapmış.
bir akşam, küçük tombul domuzları pek de damağına uygun bulan, ve belli ki müslüman olmayan, hain kurt gelmiş. önce birinci domuzun samandan evine gitmiş: "aç kapıyı, içeri gireyim, açmazsan üflerim püflerim, evini de başına yıkarım." demiş. küçük domuz da: "hadi oradan ebenin örekesine kadar yolun var." demiş. kurt da bunun üzerine üflemiş, püflemiş, domuzcuğun samandan evini yıkmış, domuzcuğu da afiyetle mideye indirmiş.
kurt sonra ikinci domuzcuğun çerden çöpten ağaç dallarından yaptığı evine gelmiş. küçük domuzcuğa seslenmiş: "aç kapıyı, içeri gireyim, açmazsan üflerim püflerim, evini de başına yıkarım." demiş. küçük domuz da: "hadi oradan ebenin terekesine kadar yolun var." demiş. kurt da bunun üzerine üflemiş, püflemiş, domuzcuğun daldan evini yıkmış, domuzcuğu da afiyetle mideye indirmiş.
kurt sonra üçüncü domuzcuğun tuğladan yapılmış, kolonları 3 cm çaplı demirlerle güçlendirilmiş, betonarme evine gelmiş. küçük domuzcuğa seslenmiş: "aç kapıyı, içeri gireyim, açmazsan üflerim püflerim, evini de başına yıkarım." demiş. küçük domuz da: "hadi oradan ebenin karaokesine kadar yolun var." demiş. kurt da bunun üzerine üflemiş, püflemiş, ama nafile, domuzcuğun betonarme evini yıkamamış. kurdun çatıya tırmandığını görüp, bacadan girmeye çalışacağını anlayan domuzcuk, ocağı yakmış, ocağa da koca bir kazan su koymuş. bacadan uğraşıp didinip inen kurt kaynar kazanın içine düşüvermiş, bu da onun sonu olmuş.
ertesi gün annesinin yanına giden küçük domuz, ona demiş ki: "haklıymışsın anneciğim, bu dünyada ne yapıyorsak en iyisini yapmalıymışız." demiş.
küçük domuz alması gereken dersi almış, ve sonra dostların ayırıcısı ocakların yıkıcısı ölüm gelip onu bulana dek huzur içinde yaşamış.
onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine. gökten üç elma düşmüş, biri küçük domuzcuğun başına, biri bu masalı yarı çevirip yarı uyduran tsan chan'ın başına, biri de bu hikayeyi okuyup da ondan ibret alan süserlerin başına.

Ekleyen/Kaynak: tsan chan

Yorumlar [ Yorum Yaz ]